SOSYAL MEDYA İLE BİRLİKTE ORTAYA ÇIKAN İNGİLİZCE KELİMELER

Facebook, Instagram, Twitter ve diğer sosyal ağlar sadece hayatımıza girmekle kalmadı, aynı zamanda alışkanlıklarımızı değiştirmeye ve zaman geçtikçe sanal alemdeki davranışımızı şekillendirmeye de başladı. En son trendlerden uzak kalmamanız için Sosyal Medya ile birlikte ortaya çıkan kelime ve kısaltmalardan oluşan bir liste hazırladık. 

 

Fitstagrammer — Instagram ve fitness kelimelerinin birleştirilmesiyle oluşan fitstagrammer kelimesi; hesabını sağlıklı yaşam ve fitness konularına adamış ve sadece bu konularda paylaşım yapan kişileri belirtmek için kullanılmaktadır.  

Örnek kullanım: She has become such a fitstagrammer lately.

 

FOMO — "The fear of missing out" kalıbının kısaltmasıdır. Sosyal medyada yayılan en son haberleri ve dedikoduları kaçırmaktan korkmak anlamında kullanılır. Bu korkunun önüne geçebilmek için twitter’da ‘kaçırmış olabilirsiniz’ özelliği, instagram’da da ‘hepsini gördün’ özelliği getirilmiştir. 

Örnek kullanım: FOMO is the reason teenagers are so addicted to social media nowadays.

 

Ghosting — Daha önce iletişim kurduğun kişi ile olan iletişimini herhangi bir açıklama ya da uyarı yapmadan birdenbire bıçak gibi kesmek ve o kişiyi görmezden gelmeye başlamak anlamındadır. 

Örnek kullanım: Everything was fine until last week when he started ghosting me for no reason.

 

Orbiting — Yörünge kelimesinden gelmektedir. Eğer sosyal medyada bir kişi sizinle iletişimi tammen kesmişse ve mesajlarınıza yanıt vermiyorsa, ama yine de tüm paylaşımlarınızı takip edip beğeniyor, hatta bazen yorum yapıyorsa, sizi yörüngesinde tutuyor demektir. 

Örnek kullanım: We broke up and haven’t spoken ever since but she keeps orbiting me, which is kind of creepy.

 

Cyberstalking — Cyber ve stalking kelimelerinin bir araya gelmesiyle oluşturulmuş bir kavramdır. Asıl anlamı ise cyberbullying yani siber zorbalıktır. Eğer sosyal medyada birisi size farklı farklı hesaplardan takıntılı özel mesajlar ya da tehditler gönderiyorsa bu kapsama girmektedir.

Örnek kullanım:  Have you seen Kate? She’s been so stressed lately because of this guy who has been cyberstalking her on Facebook.

 

Shoefie — Shoe ve selfie kelimelerinin karışımı. Ayakkabılarınızın fotoğrafını çekip sosyal medyaya yüklediğinizde shofie paylaşmış olursunuz.

Örnek kullanım:  Have you seen Jane’s latest shoefie of those silver New Balances?

 

YOLO — "You only live once" deyiminin kısaltmasıdır. Sadece bir kere yaşarsın, anı yakala, günü yaşa gibi anlamları vardır.

Örnek kullanım:  Hey, forget about your homework, let’s go to that party YOLO.

 

DM — Direct message kısaltması. ‘Dm someone’ ise birine özel mesaj göndermek, özelden yazmak anlamlarına geliyor.

Örnek kullanım:  OK, thanks for the information, I will dm him tonight.

 

tl;dr — "Too long; did not read” deyiminin kısaltması. Türkçe anlamı ise, çok uzundu okuyamadım. Sosyal medyadaki uzun uzadıya cevap yazılan tartışmaları bitirmek amacıyla da kullanılır. Bu kelimelerin baş harflerinin kısaltılması ise tartışmanın kısa kesilmesi isteğine de gönderme içerir.

Örnek kullanım: : Have you read the link I sent you yesterday? — No, tl;dr. Can you tell me in two words what it is about?

 

ELI5 — ‘Explain like I’m 5’ deyiminin kısaltması. 5 yaşındaymışım gibi anlat anlamına gelmekle beraber Türkçedeki karşılığı ‘anneye anlatır gibi anlatmak’ diyebiliriz. Bu kısaltmayı genellikle twitter’da ya da Reddit gibi forumlarda görmeniz mümkündür. Teknoloji ve bilim gibi karmaşık veya anlaşılması güç konular söz konusu olduğunda kullanımı daha yaygındır.

Örnek kullanım:  Can someone ELI5 why Instagram app keeps crushing each 5 seconds? 

 

OMG — Aman Tanrım! anlamına gelen "Oh my God!" ifadesinin kısaltmasıdır. Çok şaşırtıcı durumlarda ya da beğeni belirtmek için kullanılır. 

Örnek kullanım:  Can you imagine who I saw on the street just now? Johhny Depp in flesh! — OMG! No way!

 

LOL — "Laughing out loud" ifadesinin kısaltılmış halidir. Türkçede de ‘sesli güldüm’ şeklinde kullanılmaktadır ancak İngilizcedeki gibi herhangi bir kısaltması bulunmamaktadır. 

Örnek kullanım:  I just found out that Tom is going out with that weird girl Jessica who he met at that party! — LOL.

 

Facebore — ‘Facebook’ ve ‘boring’ kelimelerinin birleştirilmesi ile türetilmiştir. Facebook’ta sürekli olarak sıkıcı paylaşımlar ve durum güncellemeleri yapan kişiler için kullanılır.

Örnek kullanım:  Ever since John moved to Spain with his wife he has become such a Facebore writing about his daily routine. I think I’m going to unfriend him.

 

Wexting — ‘walking’ ve ‘texting’ yani yürümek ve mesaj yazmak kelimelerinin birleşimi. Her yere burnu telefona gömülü bir şekilde gitme anlamına gelmektedir. 

Örnek kullanım:  No wonder he was run over by a bike — wexting all the time can be dangerous.

 

Kısaltmalara ve trendlere olan eğilimimiz sebebiyle, bunlara benzer deyim ve kelimeler zaman geçtikçe ve yeni yeni sosyal ağlar popülerleştikçe ortaya çıkmaya devam edecektir. Hem kim bilir, günün birinde belki de AFAIK (As far as I know) ya da ICYMI (In Case You Missed It) günlük konuşmalarda bile kullanılan kısaltmalar haline gelebilir. 

 

FAYDALI LİNKLER:

 

 

Yurt dışında kısa sürede İngilizcenizi geliştirmeyi düşünüyorsanız, Kaplan International Languages olarak sizlere sunduğumuz Yoğun İngilizce kursu programlarımıza göz atabilirsiniz. Bu programlarımız hem kısıtlı zamanı olanlar için hem de çabuk ilerleme kaydetmek isteyenler için idealdir.

 

kaplan yurt dışı İngilizce

 

 

Paylaş
İlgili Makaleler