İNGİLİZCE KURSUNA ARKADAŞINIZLA BİRLİKTE GİTMENİZ İÇİN 5 SEBEP

İngilizce kurslarının en büyük avantajı, öğrenmeyi macerayla birleştirmesi. Kim bir maceraya yalnız atılmak ister ki? Neden yurtdışında dil öğrenmeye arkadaşınızla gitmeniz gerektiğini 5 maddede sizin için derledik.

 

1. SEBEP: EĞLENCE PAYLAŞTIKÇA ÇOĞALIR

Genellikle bir aktiviteyi birileriyle yapmak tek başına yapmaktan çok daha caziptir. Manhattan sokaklarının tozunu attırırken ya da London Eye’ın kabininde müthiş Londra manzarasını seyre dalmışken yanımızda birinin bu ana şahit olmasını istemez misiniz? Bazı psikolojik çalışmalar da bu olguyu doğruluyor, birlikte edinilen deneyimler insanları daha çok tatmin ve mutlu ediyor. Bu yüzden bir deneyimi mutlulukla hatırlamak istiyorsanız yanınızda onu paylaştığınız biri olması kıymetli.

Bütün Kaplan okulları, etkili bir eğitimle beraber öğrencilerinin eğlenebileceği eşsiz deneyimler sunuyor: sinema, müzikal ve tiyatro gösterilerinden spor etkinliklerine, sergi ve müzelerden şehir gezilerine kadar çeşitli etkinlikler mevcut. Bu yüzden Kaplan’da olduğunuz süre boyunca kesinlikle yalnız kalmayacaksınız ancak yine de tanıdığınız, yanında rahat hissettiğiniz birinin olması bu keyfi ikiye katlayacaktır.

Beraber seyahat etmek eğlenceli olmasının yanı sıra daha güvenli. Tek başına seyahat etmenin bazı riskleri var. Kaybolmak, bir şeyler kaybetmek ya da geç kalmak gibi. Bu tarz problemler, dilini yeni öğrendiğiniz bir ülkede yaşandığında daha da büyük sonuçlar doğurabilir. Eğer yanınızda biri olursa bu problemleri daha kolay aşabilirsiniz. Bir elin nesi var, iki elin sesi var, değil mi?


 
2. SEBEP: GÖREV PAYLAŞIMI HAYAT KURTARIR

Güvenli ve eğlenceli olmasının yanında arkadaşınızla seyahat etmenin diğer bir faydası da görev paylaşımı yapabilmek. Eforu paylaşıp daha kısa zamanda daha çok iş yapabilirsiniz. Mesela biriniz uygun bilet bakarken diğeriniz şehir haritasına göz atabilir; biriniz otel bakarken diğeriniz de uygun Airbnb araştırması yapabilir. Şehri gezerken de bu böyle, işi bölüşerek planlamaya daha az zaman ayırıp daha çok gezebilirsiniz. Yüzmeye giderken eşyalarınızı bırakabileceğiniz, istediğiniz yerde fotoğrafınızı çektirebileceğiniz, haritada gitmek istediğiniz müzeyi aranırken direktiflerinize göre sizi yönlendirebilecek biri. Ya da başka bir açıdan bakarsak, elinize hiç de ihtiyacınız olmayan o çantayı aldığınızda sizi uyaracak, bir gözlük denediğinizde yakışıp yakışmadığını söyleyebilecek biri. Güvendiğiniz biri. Bir arkadaşınız.

Görev paylaşımının güzel bir yanı da herkesin daha iyi olduğu ya da sevdiği işi üstlenebilmesi. Mesela biriniz yemek yapmaktan ötekiniz toplamaktan hoşlanıyor olabilir. Görev paylaşımı yaparak seyahatinizi daha etkin yönetebilir, böylece seyahatinizin keyfini çıkarabilirsiniz.

 

arkadaş ile seyahat

 

3. SEBEP: BÜTÇE DOSTU 

Gelelim seyahatlerin en büyük sorununa: bütçe. Teoride her şey güllük gülistanlık ama pratikte evdeki hesap çarşıya uymuyor olabilir. Bu yüzden arkadaşınızla dil kursuna gitmek bu konuda da avantajlı. Öncelikle konaklama daha ucuza geliyor. Öğrenci yurdunda ya da aile yanında iki kişi konaklamak tek kişi konaklamaktan daha ucuz. Ayrıca müze, toplu taşıma ya da etkinliklerde de iki kişi daha uygun fiyatlarda gezebilirsiniz. Örneğin, Londra’da “iki al bir öde” sistemi mevcut. Hatta bazı restoranlarda bile bu sistem geçerli olabiliyor.
 
Ayrıca iki kişi yaşamak çok daha karlı. Marketten malzeme alıp yurtta yemek yaparak para biriktirebilirsiniz ya da temizlik malzemelerinizi paylaşabilirsiniz. Denemek istediğiniz yiyecek ve içecekleri de iki kişi olarak daha ucuza getirebilirsiniz.

 

4. SEBEP: BAĞLARI KUVVETLENDİRİR

En yakın arkadaşınız, sevgiliniz de olabilir. Dil öğrenmeye sevgilinizle giderek ileride güzel hatırlayacağınız eşsiz bir deneyim yaşayabilirsiniz. Ayrıca birbirinizi de daha iyi tanırsınız. Daha önce yaz tatiline beraber gitmiş olabilirsiniz ama şezlonga uzanıp bütün gün güneşlenmekle başka bir ülkede seyahat edip eğitim görmek aynı olmayacaktır. Değişik bir macera, ilişkinize yeni bir soluk getirebilir. Derste öğrendiklerinizi romantik bir akşam yemeğinde pekiştirerek değişik bir uygulamaya imza atabilirsiniz.

Bir de işin öteki boyutu var: çok yakın olmadığınız biriyle de bu seyahate çıkabilirsiniz. Beraber seyahat etmek birbirinizi yakından tanımak için önemli bir fırsat. Bu öğrenme ortamında bilmediğiniz yönlerinizi keşfedebilir ve daha yakın bir ilişki kurabilirsiniz. Yani beraber seyahat etmek, gideceğiniz kişiyle yakın olsanız da olmasanız da ilişkinizi kuvvetlendirebilir.

 

5. SEBEP: ÖĞRENMEYİ HIZLANDIRIR

Birçok bilim insanı ikili gruplar halinde çalışmanın öğrenme sürecini iyi yönde etkilediğini söylüyor. İngilizcede “pair learning” diye bir kavram bile var ve bu metot hakkında birçok makale ve kitap yazılmış.

Özellikle bir yabancı dili iki kişi öğrenmek iyi olabilir. İngilizce konuşmaktan çekiniyorsanız tanıdığınız biriyle konuşmak bu korkuyu daha çabuk aşmanıza yardımcı olabilir. Arkadaşınızın yanında hata yapmaktan korkmazsınız. Telaffuzunuz istediğiniz gibi olmasa da onun yanında bu sizin için çok da önemli olmaz. Arkadaşınızın yanında işinizin özüne yoğunlaşabilirsiniz, böylece korkunuzu aşmak için gereksiz emek sarf etmenize gerek kalmaz.

Birbirinizi motive etmek öğrenmeyi kolaylaştırır. Yalnızken ister istemez tembelleşip işlerimizi erteleyebiliyoruz ama yanımızdaki kişi yapmamız gerekenleri bize hatırlatıp bizi desteklerse o işi yapma ihtimalimiz artıyor. Öğrenirken birbirinizle tatlı bir rekabete de girebilirsiniz, bu öğrenmenizi hem kolaylaştırır hem de hızlandırır. Tabi, bu süreci abartıp hevesinizi kırmamalısınız. Sonuç olarak önemli olan bir şeyler öğrenmek ve bunu kendi hızınızda güzelce yapabilmek. 

Yanınızda biri yokken bir mekânda yabancı biriyle konuşmak zordur. Acaba beni anlayacak mı, kelimeleri doğru telaffuz edebilecek miyim, akıcı konuşabilecek miyim gibi bir sürü soru geçer kafamızdan. Arkadaşınız bu konuda size ön ayak olabilir. Mekanlarda insanlarla sohbet başlatarak sizi de bu sohbetin içine dahil edebilir. Bu sayede kendinizi ana dili İngilizce olan insanlarla sevdiğiniz konular hakkında sohbet ederken bulursunuz. 
 

Yukarıda bahsettiklerimizden arkadaş ile yabancı bir ülkede dil kursuna gitmenin daha avantajlı olduğunu görüyoruz. Doğrusunu söylemek gerekirse, arkadaşla birlikte dil öğrenmenin ufak bir sorunu var. Başka bir ülkede dil öğrenebilmenin temel kuralı o dili olabildiğince sık konuşmak ve ana dilinizden uzaklaşmak. Yanınızda bir arkadaşınız varken bu çok kolay olmayabilir ama aşılamayacak bir sorun değil.

 
Öncelikle, Kaplan okullarında “sadece İngilizce” konuşma kuralı mevcut. Başka ülkelerden gelen öğrencilerle sadece İngilizce konuşmak zorundasınız çünkü herkesin ortak dili. Bu kuralı arkadaşınızla da uygulayabilirsiniz: seyahat boyunca “sadece İngilizce”. Böylece Türkçeyi sadece anlamadığınız kelimeleri söylemek için kullanabilirsiniz. Hatta ailenizdekiler biliyorsa bu kuralı genişleterek o süre zarfında ailenizle de İngilizce konuşmayı deneyebilirsiniz. Eğer bunu daha eğlenceli hale getirmek isterseniz şöyle bir oyun oynayabilirsiniz: ilk unutup Türkçe konuşmaya dönen kişi diğerine yemek ısmarlar ya da istediği bir şeyi yapar. Belki bu oyunu o kadar seversiniz ki Türkiye’ye döndüğünüzde de devam edersiniz. 

Sonuçta, Kaplan okullarında İngilizce öğrendikten sonra kendinizi yeterince ifade edebilecek bir İngilizceye sahip olacaksınız bu yüzden İngilizce konuşmak sizin için oldukça kolay ve eğlenceli olacak.

 

FAYDALI LİNKLER:

 

yurt dışı yabancı dil eğitimi

 

Paylaş
İlgili Makaleler