İNGİLİZCEYE YENİ GİREN VE TÜRKÇE KARŞILIĞI OLMAYAN KELİMELER
Yeni sözcükler birçok farklı sebepten İngilizce sözlüğe girmeyi başarıyor. Bazen bir kelime oldukça eski olmasına ve uzun süredir kullanılıyor olmasına rağmen, editörler tarafından gözden kaçırılmış ya da unutulmuş olabiliyor. Ancak son yıllarda, özellikle teknolojinin insan hayatı üzerinde sebep olduğu değişikliklerle, yeni ortaya çıkmış trendler sebebiyle bazı kavramları tam anlamıyla anlatabilmek adına yeni yeni kelimeler türetilebiliyor ve benimsenebiliyor.
Son yıllarda İngilizceye giren yeni kelimelerden en beğendiklerimizi Kaplan International olarak sizi için listeledik:
gym bunny — Spor salonunda çok fazla zaman geçiren kişiler için kullanılır. Türkçeye birebir olarak ‘spor salonu tavşanı’ şeklinde çevrilebilir ancak bu şekilde kullanıldığında bizler için pek bir anlam ifade etmemektedir. Spor salonunda harcadığı vakti sosyal medyada paylaşan kişilere de bir önceki yazımızda bahsettiğimiz üzere, fitstagrammer denmektedir.
me-time — Kendinizle harcadığınız, hoşlandığınız bir aktivitede bulunduğunuz, kendi kendinize geçirdiğiniz zamandır. Aile işleri, iş hayatıyla alakalı şeyler bu kapsama girmemektedir.
Örnek:
- What's your plan for the weekend?
- Oh, I am just going to have some me-time: to sleep late, go to the swimming pool, grab lunch at my favorite cafe...
to mansplain — bir erkeğin bir kadına belirli bir konuda üstünlük taslayarak, çoğu zaman sırf o alandaki bilgisini göstermek için girdiği gereksiz detaylarla açıklama yapması anlamında kullanılan bir fiildir.
Örnek:
I don’t want my instructor to mansplain to me how the engine works, I want him to make me feel confident at the wheel!
to binge-watch — bir dizinin bölümlerini hiç ara vermeden, art arda izlemek anlamına gelir. Bir şeyi aralıksız ve zevk alarak yapmak anlamındaki binge fiilinden türemiştir.
Örnek:
I binge-watched The Stranger Things last night till 5 am.
BU YAZI DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Stranger Things ile İngilizce öğrenin
super-feeler — Hislerini derinlemesine deneyimleyen ve oldukça yoğun bir empati duygusuna sahip kişiler için kullanılır.
sadcom — Tıpkı sitcom gibi komedi odaklı olan ancak daha acıklı ya da daha ciddi konuları ele alan dizi türü. Örneğin, After Life, Transparent ve Fleabag gibi.
coffee name — Tam çevirisiyle; kahve ismi. Kendi isminiz yanlış anlaşılmaya müsaitse ya da gerçek isminizi vermek istemiyorsanız kahve sipariş ederken verdiğiniz uydurma isim.
nanogardening — Balkon, teras vb. gibi küçük bir alanda bitki, yeşillik ya da sebze yetiştirmek.
sadfishing — Duygu bozukluklarını ya da problemlerini ilgi çekmek ya da sempati toplamak amacıyla ayrıntılı bir şekilde sosyal medya üzerinde paylaşmak.
Örnek:
— Have you seen her post on Facebook? Sounds like she is really depressed.
— It’s just sadfishing!
SİZE ÖZEL SEÇTİĞİMİZ İÇERİK: Sosyal medya ile birlikte ortaya çıkan İngilizce kelimeler
lampshading — Penye şortun üzerine fazlaca bol tişörtler giyme trendi. Ortaya çıkan abajur benzeri görüntü sebebiyle lampshading kelimesi türemiştir.
staycation — resmi tatil dönemlerinde diğer herkes gibi tatile gitmek yerine inzivaya çekilip evin keyfini sürmek. Tatil anlamındaki vacation kelimesinden türetilmiştir.
İNGİLİZCE SEVİYENİZİ HEMEN ÖĞRENİN
Kolay ve hızlı bir biçimde uluslararası alanda kabul gören İngilizce seviyenizi öğrenin.
- Online İngilizce seviye belirleme testimizi ücretsiz olarak çözün.
- Testi çözmek yalnızca 20 dakikanızı alacak.
- Bilgisayarınızla ya da akıllı telefonunuzla testi çözebilirsiniz.
Sizin de sürekli duyduğunuz ancak arkadaşlarınıza Türkçe olarak bir türlü açıklayamadığınız kelimeler var mı? Bu kelimeleri sosyal medya aracılığıyla bizimle paylaşırsanız çok seviniriz! Bize Instagram’da @kaplan_turkiye’den ulaşabilirsiniz.
Yurt dışında kısa sürede İngilizcenizi geliştirmeyi düşünüyorsanız, Kaplan International English olarak sizlere sunduğumuz Yoğun İngilizce kursu programlarımıza göz atabilirsiniz. Seviye Atlama Garantisi veren bu programlarımız hem kısıtlı zamanı olanlar için hem de çabuk ilerleme kaydetmek isteyenler için idealdir.
